Bir Hayalin Peşinde: Yurtdışında Yaşamak | Chasing a Dream: Living Abroad

sHR Note: This article is about the topics one should consider while deciding to work and live abroad. Our experienced “Talent Miner” Özlem Yürekli decided to write this blog post with our experiences and strong examples to help the people who are interested in this journey. For the purpose of giving insight to developers in Turkey, the post is written in Turkish.

sHR Notu: Bu yazı yurtdışında yaşamaya ve çalışmaya karar verilirken düşünülmesi önerilen konular hakkındadır. Deneyimli “Yetenek Madencimiz” Özlem Yürekli, bu yolculuğa çıkmak isteyen insanlara yardımcı olabilmek adına, deneyimlerimizle harmanladığımız ve somut örneklerle donattığımız bir blog serisi başlatmaya karar verdi. Yazının odağı, Türkiye’deki yazılımcıları aydınlatmak olduğu için Türkçe yazılmıştır.


SHR. olarak, bilişim sektöründe Türkiye ve Avrupa ülkeleri arasında çift yönlü istihdam projeleri gerçekleştiriyoruz. Bu projeleri yürütürken Türkiye’den yurtdışına gitmek ve yerleşmek isteyen birçok adayla görüşüyoruz. Çevrenizdeki kişilerin ya da çok yakın arkadaşlarınızın bu yönde aksiyonlar aldığına ya da çoktan başka diyarlara gidip çalışmaya başladığına tanık olmuşsunuzdur. Bu yolculuğa çıkmak isteyen insanlara yardımcı olabilmek adına, deneyimlerimizle harmanladığımız ve somut örneklerle donattığımız bir blog serisi başlatmaya karar verdik.

6 ay önce bir Pazartesi sabahı ofisteki telefonumuz çaldı. Telefondaki ses Frankfurt’taki iş ortaklarımızdan biriydi. Ekiplerini büyüteceklerinden ve “Deneyimli Yazılım Geliştirme Mühendisi” arayışlarının arttığından bahsetti. Biz de kolları sıvadık ve uygun olabilecek kişilerle iletişime geçmeye başladık. Bu kapsamda yayınladığımız iş ilanına da birçok başvuru almıştık. Kendi başvurusu olan adaylarımızdan biriyle süreci başlatmaya karar verdik. Aday ilana kendisi başvurduğu için yurtdışında çalışma konusunda oldukça istekli ve kararlı olduğunu düşünüyorduk. Bunun dışında yaptığımız görüşmede, Almanya’da çalışmayı üniversiteden bu yana hayal ettiğinden bahsetti. Süreç başladıktan sonra, aday bütün adımları ışık hızıyla ve başarıyla tamamlamış ve hayallerinin gerçeğe dönüşeceği ana yaklaşmıştı: Teklif aşaması. Adaya içerik olarak dolgun bir teklif ve düşünmesi için 3 gün süre verildi. Adayımız bu 3 günün sonunda teklifi reddettiğini belirtti! Şaşkınlık içerisinde nedenini sorduğumuzda, kendisi bu hayalinin gerçeğe dönüşmesine hazır olmadığını, ailesini, arkadaşlarını ve sevdiklerini geride bırakamayacağını anlattı. Yaklaşık 1 ay süren emek yoğun süreç hüsranla sonuçlanmış ve teknik görüşmelere, verilen ödevlere ayrılan zaman boşa gitmişti. Bu, yurtdışı süreçlerini yürütürken karşılaştığımız durumlardan sadece bir tanesine örnek. Bunun gibi birçok durumla karşı karşıya kaldık.

Yurtdışında yaşama ve çalışma kararı almak ciddi bir konu ve kararlılık gerektiriyor. Bu sadece bir hayal değil. Özellikle bilişim sektöründe çalışan kişiler için gerçekleşmesi çok olası olan bir durum. Bu nedenle, bu blog serimizin en başında, bu yolculuğa çıkmadan önceki en önemli adım olduğuna inandığımız “Yurtdışına yaşama kararı nasıl verilmeli, bu karar alınırken nelere dikkat edilmeli?” konusunu ele alacağız. Bu konu netleştirildikten sonra diğer adımlara daha kolay geçildiğini ve atılan her adımın da daha sağlam olduğunu düşünüyoruz. Bu karara varmadan önce, üzerinde düşünülmesi gereken noktaları aşağıda sizlerle paylaşmak isteriz:

1)“Neden yurtdışında yaşamak istiyorum?”

Bu soruya anlamlı ve kişisel bir yanıt vermek gerekiyor. Örneğin, bazı adaylarımız merak ettikleri, bilinmeyeni bilinir kılmak ve farklı bir tecrübe deneyimlemek istedikleri için, bazıları yaptıkları iş ile ilgili yeni yöntem, yeni bakış açıları öğreneceklerini düşündüğü için, bazıları da ailevi (eşinin iş durumu ya da çocukların eğitimi vb.) durumlardan dolayı bu yolculuğa çıkmaya karar veriyorlar. “Peki, sizin nedeniniz/nedenleriniz neler?” Unutmayın ki bu sorunun yanıtının size özel olması gerekiyor; bu konuyu moda olmuş bir trend gibi görüp bu akışa kapılmak sonunda hayal kırıklığı ile sonuçlanabilir.

2) “Yurtdışında yaşamak istiyorum, ama tam olarak nerede? Hangi kıtada, hangi ülkede, hangi şehirde?”

Maceracı bir ruha sahipseniz, “Dünya haritasını elime aldım, gözlerimi kapadım ve parmağımı ilk koyduğum yere doğru yelkenimi açacağım.” diye düşünüyorsanız yazımızın geri kalan kısmını okumayabilirsiniz. Ancak bu yaklaşım sizin için mümkün değilse, o zaman bu konuyla ilgili araştırma ve hazırlık yapmanız gerekiyor. Bu soruya yanıt verilirken, en baştaki sorunun yanıtına da bağlı kalınarak göz önünde bulundurulması gereken birçok faktör var. Yaşamak istediğiniz yere karar verirken, bu faktörlerin önem derecesinin kişinin yaşamdan beklentilerine, hayattaki önceliklerine, kişilik özelliklerine göre farklılık gösterdiğini söylememiz gerekir.

Üzerinde düşünülmesi gereken belli başlı etkenler şunlardır:

Yaşam Koşulları ve Hayat Pahalılığı

Bu faktör ele alınırken, o ülkedeki ya da şehirdeki barınma (kira, elektrik, su, internet faturaları vb.), alışveriş (market ya da pazardan mutfak için alışveriş yapmak, kıyafet almak vb.), ulaşım (metro, otobüs, tren vb.), ev- araba alım satımı, eğlence (konser, sinema, tiyatro vb.) gibi masrafların göz önünde bulundurulması gerekiyor. Gelir ve gider hesabı yapmak seçeceğiniz ülkeyi, şehri belirleme konusunda size oldukça yardımcı olacaktır. Örneğin Amsterdam’a taşınmaya karar veren bir kişi için, şehir merkezine yakın ya da şehir merkezine daha uzak bir yerden ev kiralaması kira için ayırdığı bütçe konusunda önemli değişikliklere yol açabilir.

Çalışma Koşulları

Haftalık çalışma saatleri (30–35–40 saat vb.), mesai saatleri (08.00–16.00; 09.00–17.00 vb.), esnek çalışma saatleri, tam/ yarı zamanlı çalışma, belirli/belirsiz süreli sözleşme, yıllık ücretli izin süresi (3–4–5 veya 6 hafta), maaş, vergi oranları, vergi indirimi olup olmaması, iş fırsatları ve alternatifler gibi konular ülkeden ülkeye, hatta bazen yasal boyutlar elverdiği sürece firmadan firmaya değişen konular olabiliyor. Örneğin İsveç’te bazı firmalar günde sadece 6 saat çalışıyor.

Anadil

Gideceğiniz ülkeyi belirlerken kendinize sormanız gereken bir diğer soru da o ülkenin anadilinin ne olduğudur? Eğer sadece İngilizce biliyorsanız ve yeni bir dil öğrenmek istemiyorsanız bu kriterinize uygun olan ülkelere (İngiltere, Kanada vb.) odaklanmak daha doğru olacaktır. Örneğin, Hollanda, İsveç gibi çoğunluğun İngilizce konuşabildiği ülkelerde, akıcı düzeyde İngilizceye sahipseniz iş ararken ya da yaşarken iletişim konusunda pek fazla zorlanmayacağınızı bilmelisiniz. Eğer uzun süre bu ülkelerde yaşamak istiyorsanız, anadillerini öğrenmeye istekli olmak ve bu konuda aksiyon almak hayatınızı daha da kolaylaştıracaktır.

İnsan Yapısı ve Çok Kültürlülük

Gitmeye karar vereceğiniz ülkenin ve özellikle kalmak istediğiniz şehrin çok kültürlü bir yapısının olması, farklı etnik gruplara, başka ülkelerden gelen expat’lara alışık olması, göçmenlere bakış açısı ve yerli halkın açık görüşlülüğü sizin adaptasyon sürecinizi, oradaki hayatınızı kolaylaştıran ya da zorlaştıran etmenlerden biri olacaktır. Örneğin Kanada’da yaşamak bu açıdan değerlendirildiğinde oldukça cazip gelebilir.

Sosyal, Kültürel ve Ekonomik Özellikler

Bir ülkenin sosyoekonomik gelişmişlik düzeyi, refah seviyesi, yaşam standartları kararınızı etkileyen bir diğer etken olabilir. Örneğin, Londra merkezli düşünce kuruluşu The Legatum Institute 2018 Küresel Refah Endeksi’ni açıkladı ve ülkeleri kuruluş, ekonomik kalite, iş ortamı, yönetim, eğitim, sağlık, güvenlik, kişisel özgürlük ve doğal ortam gibi birçok kategoriye göre değerlendirdi. 2018’de refah düzeyi en yüksek olan ülke Norveç. Bununla birlikte, 2018 yılında ekonomik analizler yapan ve öngörülerde bulunan “Economist Intelligence Unit” sağlık, eğitim, istikrar, altyapı, suç oranları, sosyal kalkınma, kültür ve çevre gibi kriterlere göz önünde bulundurarak dünyanın en yaşanılabilir şehirlerini açıkladı. Birinciliği Avusturya, Viyana’ya vermişler. Ülkenin ekonomik kalkınmışlık düzeyinin yanı sıra, yerleşmeyi düşündüğünüz yerin kültür ve sanat etkinlikleri açısından zenginliği, yerel halkın sanata ve spor dallarına bakış açıları düşünülmesi gereken bir diğer önemli bir parametre. Örneğin Almanya’da yaşamayı ve çalışmayı planlayan biri Berlin ve Karlsruhe’nin bu açıdan büyük farklılık göstereceği hesaba katılmalıdır.

Uzaklık, Mesafe

Öncelikle hangi kıtada (Avrupa, Asya, Amerika vb.), hangi ülkede ve hangi şehirde yaşamak istediğinize karar vermelisiniz. Türkiye’ye gelip gitmek istediğinizde bulunduğunuz yerden Türkiye’ye ulaşmak ne kadar zaman alıyor, ne kadar sıklıkla uçuşlar gerçekleşiyor, direkt uçuş var mı gibi soruların yanıtlarının araştırılması gerekiyor. Örneğin Toronto-İstanbul arası uçakla, aktarmasız olarak yaklaşık 12 saat sürerken, aktarmalı uçuşlarda bu süre biraz daha artabilmektedir. Bunun yanı sıra Türkiye’de kalmaya devam eden, geride bıraktığınız sevdiklerinizle iletişim kurabilmek için aradaki zaman farkının ne kadar olacağı da düşünülmesi gereken bir diğer önemli konu. Örneğin Sydney’de siz güne yeni başlarken, İstanbul’da sevdikleriniz uyumak için hazırlık yapıyor olabilirler.

Coğrafi Özellikler ve İklim

Yaşayacağınız kıtaya karar verdikten sonra o yerin konumu, iklimi, bitki örtüsü ve yağış gibi konuları düşünmeniz gerekiyor. Diyelim ki, Avusturalya’ya gitmeye karar verdiniz. Mayıs-Ekim ayları arasında kış mevsimi yaşamaya, Kasım-Nisan ayları arasında yaz mevsimi yaşamaya hazır mısınız? Ya da Kuzey ülkelerinde yaşamaya karar verdiniz, kış mevsiminde güneş ışığından çok fazla yararlanamayacağınız, günün büyük bir kısmını karanlıkta geçireceğiniz, yazınsa beyaz geceleri yaşayabileceğiniz zaman dilimlerini yaşamaya ve buna adapte olmaya hazır mısınız?

Vatandaşlık Hakkı ve Süreci

Bazı insanlar uzun süreli kalmak, o ülkeye temelli yerleşmek, ikinci bir vatandaşlık almak ve/veya küreselleşmek adına da yurtdışına gitmeyi ve yaşamayı isteyebiliyorlar. Vatandaşlığı alma süreleri ve koşulları ülkeden ülkeye değişiyor. Örneğin bazı ülkeler (Çin, Japonya) mevcut vatandaşlığınızı devam ettirmenize izin vermeyebiliyor. Bu gibi durumların öncesinde araştırılması faydalı olacaktır.

Ulaşım

Yaşamak istediğiniz şehirde metro, tren, otobüs gibi toplu taşıma araçlarının yaygınlığı, ulaşım ağının gelişmişliği ya da bisiklet ile ulaşımın elverişliliği önemli diğer faktörlerden biridir. Kendi arabasını kullanarak ulaşımı sağlayanların oranını öğrenmek, trafik problemi olması ya da trafik akışının sağdan mı soldan mı olduğunu bilmek sizin ülke seçiminizde farklılıklar yaratabilir. Örneğin, İstanbul’un trafik probleminden yorulmuş ve bu konuda daha fazla tolerans gösteremeyen bir kişinin Londra’da yaşamaya karar vermesi hayatını ne kadar kolaylaştıracaktır?

Sağlık Sistemi

Sağlık hizmetlerinin devlet tarafından karşılanıp karşılanmadığı, özel sağlık sigortasının gerekliliği, hizmet kalitesi ve hizmetin hızı, ön muayene ya da tam teşekküllü hastanede tedavi olma koşulları, özel klinikler gibi konuların araştırılması gerekiyor. Örneğin, Amsterdam’da bir uzmana muayene olabilmek için öncelikle hastalığın ciddiyeti konusunda aile hekimlerini inandırmak gerekebiliyor. Bu nedenle randevu alma, tedavi olma süreci oldukça uzayabiliyor.

Eğitim Sistemi

Eğer çocuğunuz ya da çocuklarınız varsa eğitim ve öğrenim hayatları boyunca onları nasıl bir sistemin beklediğini araştırmanız iyi olacaktır. Yaşamaya karar vereceğiniz ülkede, devlet okulu ve özel okul diye bir ayrım var mı, örneğin kreşler ücretli mi ya da eğitimin kalitesi nasıl gibi konuların ele alınması gerekir. Örneğin, Amerika’da bazı eyaletlerde çocuklar için kreş bulmak oldukça zorlu bir süreç.

Geçtiğimiz sene, İrlanda’ya yerleşmiş ve yaklaşık 1 ay İrlanda’da kaldıktan sonra Türkiye’ye geri dönmeye karar vermiş bir adayla görüşme yaptık. Adayımız Türkiye’de iş aradığı için bizimle iletişime geçmişti. Bilişim sektöründe çalışan çoğu kişinin özellikle son birkaç yıldır yurtdışında çalışmak için aksiyonlar aldığını bildiğimiz ve çoğuyla bu süreçleri birlikte yürüttüğümüz için bu adayın geri dönmeyi istemesi bize çok ilginç gelmişti. Adayla tanışıp geri dönmeyi isteme nedenlerini sorguladığımızda bu adayın ilk kararını verdiğinde yukarıdaki kriterleri hiç düşünmeden bu yolculuğa çıktığını fark ettik.

Sonuç olarak, yurtdışında yaşama kararı alınmadan önce bu konu üzerinde ciddi ciddi düşünülmeli ve yukarıda belirttiğimiz kriterlerle ilgili araştırma yapılmalı. Bu yolculuğa çıkmadan önce yazının başındaki iki temel soruya yanıt bulan kişilerin karşısına bir yol haritası çıkacak. Dünya haritası üzerinde mavi kalemle daire içine aldığınız ülkeler, şehirler size şimdiden göz kırpmaya başladılar. Bundan sonrasında atacağınız adımlar için ülkeler ve şehirler bazında bilgi ve deneyimlerimizi aktarmaya devam edeceğiz.

Leave a Reply